Gelecek artık geçmişin bir yankısı değil, iklimin amansız darbeleriyle savrulmuş, bambaşka bir dünya. İnsanlık, hayatta kalmak için radikal çözümler üretmiş, yaşamın her zerresini optimize eden, kusursuz bir ütopyaya sığınmıştır. Ancak bu mükemmellik arayışı, en doğal dürtüleri bile sıkı denetim altına almıştır. Aile kurmak, artık sadece iki insanın kararı değil, katı kurallara tabi bir sınavdır. Genç ve başarılı bir çift, bu yeni dünyanın karmaşık labirentinde ilerlerken, hayatlarının en önemli sınavıyla karşı karşıya kalır: Ebeveynlik Değerlendirmesi.
Beş gün sürecek bu amansız süreçte, bir değerlendirici tarafından en ince detaylarına kadar incelenecekler. Davranışları, düşünceleri, hatta en gizli arzuları bile mercek altına alınacak. Çocuk sahibi olmaya gerçekten uygun olup olmadıkları, bu beş günün sonunda kesinleşecek. Bu, sadece bir değerlendirme değil, aynı zamanda kendi içlerinde bir yolculuktur. Aşklarını, bağlılıklarını ve geleceğe dair umutlarını sorgulayacaklar. Ütopik dünyanın sunduğu kusursuzluğun bedeli, onların en doğal haklarından vazgeçmeleri mi olacak? Yoksa bu sınav, onları daha da yakınlaştırıp, gerçek ebeveynlik potansiyellerini ortaya çıkaracak mı? Cevaplar, beş günün sonunda, acımasızca gün yüzüne çıkacak.
