Alex Browning, hayatının en heyecan verici yolculuğuna, Paris'e gitmek üzere uçağa bindiğinde, içini kemiren bir hisle sarsılır. Dakikalar sonra, dehşet verici bir önseziyle irkilir: Uçak kalkıştan kısa süre sonra infilak edecek, içindeki herkesle birlikte yok olacaktır. Panik içinde, bu korkunç vizyonu etrafındakilerle paylaşır, ancak kimse ona inanmaz. Uçağın kalkışını engellemeye çalışırken yaşanan arbedede, Alex ve birkaç yolcu uçaktan indirilir. Kaderin cilvesi midir bilinmez, uçak gerçekten de kalkıştan hemen sonra patlar ve Alex'in önsezisi acı bir gerçekliğe dönüşür.
Ancak ölüm, kurtulanları kolayca bırakmaya niyetli değildir. Alex ve diğerleri, ölümün onları takip ettiğini, kaçırdığı canları geri almaya çalıştığını dehşetle fark ederler. Her biri, karmaşık ve acımasız bir planın parçası haline gelir, kaza anında ölmeleri gereken sıraya göre teker teker avlanırlar. X-Files'ın usta yönetmeni James Wong'un elinden çıkan bu gerilim dolu yapım, Alex'in ve arkadaşlarının, kaderin amansız takibinden kurtulmak ve ölümün oyununu bozmak için verdikleri umutsuz mücadeleyi anlatıyor. Hayatta kalmak için zamana karşı yarışırken, ölümün karanlık sırlarını çözmeye çalışacaklar ve her saniye, son anları olabilir.