İstanbul'un beton ormanında, kariyer merdivenlerini hızla tırmanan Aslı, hayatın gerçek melodisini duymayı unutmuş bir şehirli kadındır. Ofis koridorlarında yankılanan topuk sesleri, onun hırsının ve amansız rekabetin sembolüdür. Başarıya giden yolda duygularını bir kenara itmiş, hayatı sadece hedeflere ulaşmaktan ibaret sanmaktadır. Oysa aynı güneşin altında, Ege bambaşka bir dünyanın vatandaşıdır. Çeşme'nin turkuaz sularında sörf tahtası üzerinde dans eden Ege, rüzgarın fısıltısını dinler, dalgaların ritmiyle yaşar. Anı yakalamak, hayatın tadını çıkarmak onun için en büyük zaferdir.
Ancak kader, bu iki zıt kutbu beklenmedik bir şekilde bir araya getirecektir. Aslı ve Ege, köklü bir holdingin varisleridir ve ailelerinin imparatorluğunu yönetmek gibi ağır bir yük omuzlarındadır. İlk karşılaşmalarında adeta iki yabancı gezegenden gelmiş gibidirler. Aslı'nın disiplinli ve hırslı tavırları Ege'yi boğarken, Ege'nin rahat ve umursamaz hali Aslı'yı çileden çıkarır. Yönetim kurulu toplantılarının gergin atmosferinde, şirketin geleceği için verdikleri mücadele, aralarındaki buzları yavaş yavaş eritmeye başlar.
Günler geçtikçe, Aslı ve Ege birbirlerinden öğrenmeye başlarlar. Ege'nin hayata karşı daha esnek ve neşeli yaklaşımı, Aslı'ya hayatın sadece işten ibaret olmadığını, küçük anların ve beklenmedik keyiflerin değerini gösterir. Aslı'nın disiplini ve azmi ise Ege'ye sorumluluk almanın ve hedeflere ulaşmak için çabalamanın önemini öğretir. Bu beklenmedik ortaklık, sadece şirketin kaderini değil, Aslı ve Ege'nin iç dünyalarını da derinden sarsacaktır. "Rüzgara Bırak", iş dünyasının acımasız labirentlerinde kaybolmuş iki ruhun, aşkın beklenmedik dokunuşuyla yeniden doğuşunun hikayesidir. İki farklı dünyanın insanının, ortak bir amaç uğruna bir araya gelerek kendilerini ve hayatı yeniden keşfetmelerinin sıcak ve samimi öyküsü. Belki de en büyük zıtlıklar, en güçlü bağları oluşturur ve en beklenmedik anlarda, gerçek mutluluğa ve başarıya giden kapılar aralanır.