John Callahan, hayatının en acımasız virajını bir araba kazasıyla döner. Ölümün kıyısından dönse de, geride bıraktığı hayat artık bir enkazdır. Felçli bir beden ve alkol bağımlılığıyla baş başa kalan John'un aklının ucundan bile geçmeyen bir şey vardır: Ayıklık. Alkolü bırakmak, onun için Everest'e tırmanmaktan bile zordur. Ancak hayatına giren, onu olduğu gibi kabul eden kız arkadaşı ve karizmatik mi karizmatik bir sponsor, John'u bu zorlu yolda desteklemekten vazgeçmez. Gönülsüzce başladığı tedavi sürecinde, John hiç beklemediği bir hazine keşfeder: Karikatür çizme yeteneği.
Kalem ve kağıt, John için sadece birer araç olmaktan çıkar, adeta ruhunun aynası haline gelir. Çizdiği karikatürler, onun iç dünyasının karmaşasını, acılarını, ironisini ve en önemlisi de hayata olan inatçı bağlılığını yansıtır. Bu sayede John, sadece kendi hayatına değil, başkalarının hayatlarına da dokunmayı başarır. Karikatürleri, okuyucularını hem güldürür hem de düşündürürken, John'un hayatı da yepyeni bir anlam kazanır. Artık o, sadece alkol bağımlısı ve felçli bir adam değil, aynı zamanda yetenekli bir karikatüristtir. John Callahan'ın hikayesi, umudun en karanlık anlarda bile yeşerebileceğini, hayatın en beklenmedik anlarda bile yeni bir sayfa açabileceğini gösteren ilham verici bir destandır.
