John Hillcoat'un yönetmen koltuğunda oturduğu bu destansı suç dramı, Amerika'nın en karanlık demlerinden, Büyük Buhran'ın kasvetli gölgesinde şekilleniyor. Üç Bondurant kardeşi, yasa dışı içki ticaretinin tozlu yollarında Amerikan Rüyası'na ulaşmanın mümkün olduğunu keşfederler. Ancak bu rüya, güçlü şehir gangsterlerinin açgözlü pençeleriyle tehdit altındadır. Kardeşler, hayallerini korumak için amansız bir mücadeleye girişirler.
İçki yasağının hüküm sürdüğü bu çalkantılı dönemde, taşralı genç Jack Bondurant, "1 Numaralı Halk Düşmanı" olma hayalleriyle yanıp tutuşur. Gangster yaşamının cazibesi, onu ailesinin yasa dışı alkol üretimini büyütmeye teşvik eder. Bir yandan Amiş güzeli Bertha'nın kalbini çalmaya çalışırken, diğer yandan da devasa bir suç imparatorluğu kurmanın planlarını yapar.
Ağabeyi Howard'ın korkutucu gücü ve sarsılmaz desteğiyle, Jack istediği her şeyi elde edebileceğine inanır. Ancak bu karmaşık operasyonu yönetecek, onları doğru yola sevk edecek bir lidere ihtiyaçları vardır. Bu ağır sorumluluk, kardeşlerin en büyüğü ve en ketumu olan Forrest'a düşer. Forrest, ailesini ve işlerini korumak için her şeyi göze alacak bir lider olarak, bu tehlikeli dünyada hayatta kalmanın ve yükselmenin yollarını arayacaktır. Bondurant kardeşlerin kaderi, yasa, suç ve aşkın kesişim noktasında şekillenirken, Amerika'nın o karanlık dönemine ışık tutan bir destan ortaya çıkar.