Callahan, Deniz Kuvvetleri'nin çelikten disipliniyle yoğrulmuş bir polis memuru. Görevine bağlılığı, adalet anlayışı ve sarsılmaz ahlaki pusulası onu meslektaşlarından ayırıyor. Ancak hayat, bazen en sağlam temelleri bile sarsacak türden acımasız sürprizler sunar. Callahan, tam da kariyerinin zirvesindeyken, hiç beklemediği bir darbeyle sarsılır: Kardeşi, karanlık işlere bulaşmış ve parmaklıklar ardına gönderilmiştir. İşte tam bu noktada, Callahan'ın içindeki o sarsılmaz ahlaki pusula, hiç olmadığı kadar şiddetli bir fırtınaya yakalanır. Kardeşine duyduğu kan bağı, yıllardır savunduğu adalet anlayışıyla amansız bir savaşa girer. Şimdi Callahan, kardeşini kurtarmak için kendi prensiplerini ve etik değerlerini çiğnemekle, adaletin soğuk ve acımasız yüzüne boyun eğmek arasında ölümcül bir seçim yapmak zorundadır. Bu ikilem, onu sadece kendi inançlarıyla değil, aynı zamanda bağlı olduğu kurumla ve hatta tüm dünyayla karşı karşıya getirecektir. Callahan, kardeşine olan sevgisi ve adalete olan bağlılığı arasında nasıl bir denge kuracak, yoksa bu amansız savaşta her şeyini mi kaybedecektir?