1976 yazının kavurucu sıcağı, Tel Aviv'den kalkan bir uçağın gökyüzüne yükselmesiyle yerini beklenmedik bir gerilime bırakır. Paris'e doğru huzurla süzülen uçak, dört silahlı hava korsanının ani baskınıyla bir anda ölüm sessizliğine bürünür. Yolcuların umut dolu bakışları, yerini korku ve çaresizliğe bırakırken, uçak rotasından saparak Uganda'nın Entebbe Havaalanı'na doğru alçalmaya başlar.
Artık 248 masum insan, acımasız bir siyasi oyunun piyonu haline gelmiştir. Dünyanın gözü önünde, ölümcül bir pazarlık başlar. Hava korsanlarının talebi nettir: İsrail, Kenya, Fransa, İsviçre ve Batı Almanya'da tutuklu bulunan 53 Filistinli mahkûmun derhal serbest bırakılması. Rehinelerin hayatı, bu karanlık anlaşmanın ucunda sallanırken, İsrail hükümeti için zamana karşı amansız bir yarış başlar.
Umutsuzluğun hüküm sürdüğü bu ortamda, rehineleri kurtarmak için akıllara durgunluk veren, risk dolu bir plan hazırlanır. Dünyanın nefesini tuttuğu bu kritik anlarda, cesaretin ve zekanın sınırları zorlanacak, tarihin akışını değiştirecek bir operasyonun fitili ateşlenecektir. Entebbe, sadece bir havaalanı değil, aynı zamanda insanlığın vicdanının sorgulandığı bir sahneye dönüşecektir.
