Çorak bir geleceğin kıyısında, adaletin son kalesi çökmekte olan bir dünyada, Max Rockatansky yorgun bir savaşçı gibi duruyor. Mel Gibson'ın karizmatik yorumuyla hayat bulan Max, bir zamanlar umut vaat eden bir polis memuruyken, şimdi yozlaşmış bir sistemin ve acımasız çetelerin gölgesinde hayatta kalmaya çalışan bir figür. Ancak, Max'in rutin bir kovalamacası, karanlık bir kıvılcım ateşleyecektir. Peşine düştüğü acımasız bir motosiklet çetesinin azılı yardımcısını öldürmesi, sadece intikam arayışını değil, aynı zamanda Max'in kendi içindeki uyuyan canavarı da uyandırır. Artık sadece bir polis değil, ailesini ve sevdiklerini korumak için her şeyi yapmaya hazır, adalet arayışında gözünü karartmış bir savaşçıdır. Bu olay, Max'in hayatını sonsuza dek değiştirecek ve onu hayatta kalma mücadelesinin en karanlık köşelerine sürükleyecektir. Rockatansky, sevdiklerini korumak için ne kadar ileri gidebileceğini ve adaletin sınırlarının nerede çizildiğini sorgulayacaktır.