Aşk Sadece Bir An

Rüzgar, gecenin ritmine ayak uyduran, bir barda kadehleri doldururken hayallerini de demleyen genç bir adamdır. Hayatının sıradan akışı, dostu Ferit'in beklenmedik ricasıyla değişir. Ferit, taksisini emanet edecek güvenilir birini ararken, Rüzgar'ın karşısına yepyeni bir dünya serilir. İşte o taksi koltuğunda, kader ağlarını örer ve Rüzgar'ı, adının aksine fırtınalı bir aşkın tam ortasına, Hayal'in dünyasına bırakır. Hayal ve Rüzgar arasındaki bu beklenmedik karşılaşma, kısa sürede derin bir tutkuya dönüşür. Ancak bu aşk, Hayal'in ailesinin muhafazakar duvarlarına çarpar. Aile, Rüzgar hakkında karanlık bir sır öğrenir: Cinayet. Gerçek ise bambaşkadır. Rüzgar, aslında babasının işlediği bir suçun yükünü omuzlarında taşımaktadır. Babası, annesini öldürmüş ve suçu Rüzgar'ın üzerine atmıştır. Hayal'in babası, kızının geleceğini koruma bahanesiyle Rüzgar'ı aşağılar, tehdit eder ve ondan uzak durmasını ister. Ancak aşk, engellere boyun eğmeyen bir güçtür. Rüzgar, Hayal'den vazgeçmez. Aşkları, yasaklarla örülü bir yolda ilerlerken, Rüzgar kendini bir motosiklet yarışının adrenalin dolu atmosferinde bulur. Yarış sırasında, Hayal'in babasının acımasız sözleri zihninde yankılanır ve dikkati dağılır. Kontrolü kaybeder, kaza yapar ve yaşamla ölüm arasındaki ince çizgide, yoğun bakımda hayata tutunmaya çalışır. Aile bu durumu fırsat bilerek Hayal'i, Rüzgar'dan uzak, bambaşka bir şehre götürür. Zaman geçer, Rüzgar mucizevi bir şekilde iyileşir. Kalbi, Hayal'e duyduğu özlemle yanıp tutuşmaktadır. Kader onları tekrar bir araya getirir. Ancak bu kavuşma, kısa sürecek bir mutluluğun habercisidir. Aşkları, geçmişin gölgeleri ve geleceğin belirsizliği arasında, trajik bir sona doğru sürüklenmektedir. Rüzgar ve Hayal'in aşkı, imkansızlığa yazılmış bir destan olarak kalacaktır.