Lisenin koridorlarında yankılanan yalnızlık, 18 yaşındaki Maria'nın kalbine bir gölge gibi düşmüştü. Ailesiyle arasındaki uçurum derinleşirken, akranlarının ilgisiz bakışları altında kaybolduğunu hissediyordu. Tek sırdaşı, her gün saatlerce konuştuğu aynadaki yansımasıydı. Ancak bir gün, aynanın ardındaki dünya fısıltılarını bir çığlığa dönüştürdü. Maria, kendi suretinin karanlık bir yansımasıyla yüz yüze geldi. Bu yansı, ilk başta şefkatli bir dost gibiydi; onu anlayan, destekleyen ve cesaretlendiren bir ses. Fakat bu dostluğun ardında, sinsice örülen bir tuzak vardı.
Gecenin karanlığında, iki dünya arasındaki çizgi silindi. Maria, aynadaki ikiziyle yer değiştirdi. Yeni keşfettiği özgürlük, uzun zamandır bastırdığı duyguların patlamasına neden oldu. Öfke, kıskançlık ve intikam gibi karanlık hisler, zincirlerinden boşanmış birer canavar gibi etrafında kol geziyordu. Aynadaki Maria, artık kendi hayatının kontrolünü ele geçirmişti ve geçmişin intikamını almak için acımasız bir oyun başlatmıştı. Ancak bu oyun, sadece onun hayatını değil, çevresindeki herkesin kaderini de değiştirecekti. Peki, Maria aynadaki şeytani ikizini durdurabilecek miydi? Yoksa, karanlık yansımanın kurbanı mı olacaktı? Cevap, aynanın sırlarla dolu derinliklerinde saklıydı.
