Martin, çocukluğunun karanlık dehlizlerinde babasının acımasız tacizleriyle boğuşmuş, ruhu yaralı bir adamdır. Hayatının puslu atmosferinde, kendisi gibi travmalarla örülü bir geçmişe sahip annesiyle birlikte yaşam mücadelesi verir. Ancak Martin'in zihni, sıradanlığın ötesinde, saplantılı bir düşünceyle meşguldür: "İnsan Kırkayak". Bu rahatsız edici film, onun için bir takıntı, hatta bir arzu nesnesi haline gelmiştir. Filmdeki grotesk yaratığı gerçeğe dönüştürme saplantısıyla yanıp tutuşan Martin, çalıştığı depodan kurbanlarını kaçırmaya başlar. Amacı, kendi çarpık ve korkunç "İnsan Kırkayağı"nı yaratmaktır. Peki, bu karanlık tutku onu nereye sürükleyecek? Vicdanının sesini tamamen susturabilecek mi? Yoksa kendi yarattığı bu dehşet, sonunda onun da sonunu mu getirecek? Martin'in sapkın hayalleri ve kurbanlarının çaresiz çığlıkları, bu tüyler ürpertici hikayenin merkezinde yer alıyor.